İlçemiz

COĞRAFYA
İlçemiz, İzmir’in 29 km. doğusunda,  İzmir-Ankara  Karayolunun  8 km  güneyinde  yer almaktadır. Doğusunda  Turgutlu ilçesi, kuzeyinde  Manisa  ili, batısında  Bornova  ilçesi  ve  İzmir  merkez  ilçeleri, güneyinde Torbalı ve Bayındır ilçeleri bulunmaktadır. Yüzölçümü 658 km² olup, rakımı 225 metredir.İlçemizin güney batısındaki Nif Dağları ile en yüksek noktası 1510 metredir. Kuzeyindeki Manisa Dağları arasında yer alan oldukça verimli  ovada kuruludur. İlçenin en önemli akarsuyu Nif Çayıdır. Bu çay ilçe sınırlarına Ulucak Mahallesinin batısından girer ve Kemalpaşa ovasından doğuya doğru akarak Manisa’da Gediz Irmağına dökülür. İlçede genel olarak Akdeniz iklimi görülmektedir.Yazları kurak ve sıcak, kışları ılık ve yağışlı geçer. Kar yağışı yok denecek kadar azdır. İlçe yüzölçümünün yaklaşık  %60’ ı (33.611 ha ) ormanlarla kaplıdır. Orman  ağaçlarını  meşe, kızıl çam ve kara çam ağaçları oluşturur. Ayrıca Akdeniz iklimi tipik bitki örtüsü olan makilik ve bozuk baltalık alanlarımız  vardır.                

 

 

EKONOMİ, SANAYİ VE TİCARET
1970’li yıllara kadar bir tarım kasabası niteliğindeki İlçemiz 1974 – 1975 yıllarında başlayan sanayileşme süreci ile bu kimliğinden uzaklaşmıştır. Sanayinin İzmir’den sonra Kemalpaşa İlçesine genişlemesine etken olan şartlar;
- İlçenin İzmir ve ihracat açısından limana yakınlığı,
- İzmir-Ankara karayolu aracılığı ile iç bölgelere ulaşımın kolay olması,
- Ucuz arazi ve genişlemeye elverişli alan varlığı,
- Zengin yer altı suyu potansiyeli olarak değerlendirilebilir.
İlçemizde bulunan Kemalpaşa Organize Sanayi ve Bağyurdu Organize Sanayi olmak üzere 2 organize sanayi bölgesi bulunmakta, ilçe ekonomisinde önemli bir yeri bulunan Organize Sanayi bölgeleri birçok kişiye istihdam sağlamaktadır.

 

 

KÜLTÜR VE SANAT
İlçemizde, erken kalkolitik çağdan  başlayarak  Bizans  dönemine  kadar  uzanan  çok  önemli arkeolojik verilere ulaşılmıştır. Bu tespit ve çalışmalar arasında Ege Bölgesi Arkeoloji Kronolojisine yeni bir boyut kazandıran Ulucak Höyük çalışmaları ayrı bir öneme  sahiptir. Ayrıca Çambel Köyü civarında İlydia geleneğinde birçok tümülüs bulunmaktadır. İlçemizin bu tarihi değerleri yanında ormanlarla kaplı dağları, yaylaları, piknik alanları , tarihi kalıntıları ile çok zengin kültür ve tabiat varlıklarına sahiptir .

 

KEMALPAŞA ALTIN KİRAZ KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ
Kemalpaşa Altın Kiraz Kültür ve Sanat Festivali, en iyi kiraz yetiştiricilerini ödüllendirmek amacıyla 1936 yılından beri her yıl mayıs ayının son haftası ya da haziran ayının ilk haftası düzenlenir. Daha önceki yıllarda 1 gün olarak kutlanan kiraz festivali, 2010 yılından itibaren 9 gün olarak kutlanmaya başlamıştır.İlçe merkezinde bulunan "Dere Mesire Yeri Amfi Tiyatro”da yapılan etkinliğe, ilçe ve çevresinden yoğun katılım gerçekleşir. Festival boyunca, halk oyunlarından animasyonlara, çocuk tiyatrosundan çeşitli gösterilere pek çok etkinlik düzenlenir.

 

NAZARKÖY BONCUK FESTİVALİ
İlçemizin merkezine yaklaşık 6 km uzaklıkta bulunan Nazarköy, boncuk ocaklarıyla tanınır. Nif Dağı’nın eteklerindeki atölyelerde 1950 yılından beri sayısız cam süs eşyası ile göz boncuğu (nazar boncuğu) üretilmektedir. Binbir çeşit boncuğun sergilendiği ve konserlerin olduğu Nazarköy Boncuk Şenliği her sene yapılmaktadır.

 

TARİHİ VE TURİSTİK YERLER
Kemalpaşa ilçesinin tarihteki adı, Yunanca’da gelin anlamına gelen  “Nif” olmuştur. İlçenin bu adı almasında en büyük etken yaz kış yeşillikler içinde olması, özellikle  bahar  aylarında  kiraz  ve meyve ğaçlarının çiçek açması ile bir gelin  görünümünü alması etkili olmuştur İlçemiz Smryna (İzmir) Kenti ile İlydia (Sardes) arasında bir geçiş noktası olması nedeniyle antik çağlarda birçok yerleşime sahne olmuş özellikle Bizans ve Osmanlı dönemlerinde dikkate değer boyutta iskan görmüştür. Kemalpaşa ve çevresi, Saruhan Baba Sultan Kutbeit zamanında, Hacı Emey Bey tarafından fethedilerek  Saruhanlı Beyliğine  katılmıştır.  Daha sonra I. Murat zamanında Osmanlılar tarafından fethedilmiştir.  Nif yerleşimi, Saruhanlı Sancağına bağlı bir bucak iken 1900 yılında İzmir iline bağlanmış, 1901 yılında kaza olmuştur. 16 Mayıs 1922 tarihinde Yunan işgaline uğrayan “Nif” şehri daha sonra 8.9.1922 sabahı Savandağ mevkiinde yapılan küçük bir çarpışmaya müteakip Türk Askerleri tarafından saat 15.00’de kurtarılmış ve Hükümet Konağına Bayrağımız çekilmiştir. Büyük Kurtarıcımız Atatürk 8 Eylül 1922 günü ilçemize gelmiş ve o zaman düşman karargahı olan ve halen Askerlik Şubesi olarak kullanılan binada geceyi geçirmiştir. O güne kadar “Nif” olan ilçemizin adı, Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün ilçemizde konaklaması nedeniyle Cumhuriyetin ilanından sonra “Kemalpaşa” olarak değiştirilmiştir.

 

 

TARİHİ YERLER
LASKARİS SARAYI
Tarihte Nil ismiyle alınan ve önemli bir tarihi dokusu olan Kemalpaşa ilçesinde Bizans döneminde 2. Tehedodoros Laskaris tarfından yaptırılan ve o zamanlar Laskaris Sarayı olarak anılan Kemalpaşa Kız Kulesi bulunmaktadır. Kulenin tarihi önemi Bizans döneminde dilden dile dolaşan bir efsaneye dayanır. Anlatılan efsaneye göre İyonya prensesi ile Sart kralı evlenecektir ve prenses krala gelin giderken o zamanlar Nif adıyla anılan bugünkü Kemalpaşa ilçesinde kralın öldüğü haberini alır ve bu üzüntülü haber sonrasında prenses buraya bir saray yapılmasını emreder ve hayatının geri kalan bölümünün tamamını burada geçirir. Bina beyaz ve kırmızı tuğlalardan yapılmış üç katlı tarihi bir yapıdır. Kemalpaşa ilçesinin girişinden net olarak görülebilen Kemalpaşa Kız Kulesi, zamanla Kemalpaşa ilçesinin sembolü haline gelmiştir.

 

ULUCAK HÖYÜĞÜ
Ulucak Höyük, İzmir ve Kemalpaşa ovaları arasındaki Belkahve eşiğinin doğusunda yer almaktadır Bornova- Ankara karayolunun 15.kilometresinde, anayoldan 150 m.içeridedir. Höyük, 125x 125x8m.boyutlarında, deniz seviyesinden 220.86m yüksekliktedir. Günümüzde höyüğün batı ve güneyinde Gediz Nehri’nin bir kolu olan Nif Çayı akmaktadır. Ulucak Höyüğü’nün hemen güneyinde Nif Dağı, kuzeyinde Spil Dağı yükselmektedir. Mimari özellikleri ve küçük buluntuları ile kültür tarihinin aydınlatılmasına katkıda bulunan en eski yerleşimlerden birisi olan Ulucak Höyük,  ilk olarak 1960 yılında İngiliz Araştırmacı Davıd French tarafından tespit edilmiştir.  İlk kez 1995 yılında İzmir Arkeoloji Müzesi başkanlığında, Ege Üniversitesi- Arkeoloji Bölümü Öğr. Üyesi Prof.Dr. Altan ÇİLİNGİROĞLU’nun bilimsel danışmanlığında başlatılan kazılar halen devam etmektedir. Höyük ve Mezarlık olmak üzere iki alanda çalışma gerçekleştirilmiştir. Yürütülen kazı çalışmaları ışığında en eski yerleşim günümüzden 8000 yıl öncesine tarihlenmektedir.  Geç Neolitik, Erken Tunç Çağ, Orta ve Geç Tunç Çağ ve Geç Roma-Erken Bizans olmak üzere dört kültür katı ve bu kültürlere ait mimari katlar tespit edilmiştir. Geç Neolitik Dönem adı verilen dönemde yoğun olarak yerleşilmiş ve düzenli plan veren köy yerleşimine ait mekânlar, işlikler açığa çıkartılmıştır.  Yerleşim ani bir yangınla terk edildiği için o günkü yaşamı olduğu gibi yansıtan buluntular yapıların içinde ele geçmiştir.  Pişmiş toprak; kemik ve taş eserler açısından oldukça zengin buluntular gün ışığına çıkartılmıştır.

Mezarlık alanına Erken Tunç Çağı ve Orta Tunç Çağı olmak üzere  iki ayrı dönemde  gömü yapıldığı tespit edilmiştir.  Küplerin veya çömleklerin içerisine ölülerin konulması şeklinde gömü yapılmıştır. Ulucak Mezarlığı, Anadolu’nun batısında Erken Tunç Çağı’na ve Orta Tunç Çağı’na ait höyük yerleşmesi ile mezarlığın bir arada kazıldığı merkez olması açısından önem arz etmektedir.

KARABEL ANITI
Karabel’deki bu anıt bazı bilim adamlarınca Hititlerin Batı Anadoludaki egemenliğinin bir kanıtıdır. Nitekim Hitit kralı IV. Tuthaliya’nın, Lydia’yaya da  o zamanki adıyla  Assuwa bölgesine karşı birkaç sefer düzenlendiğini biliyoruz. Bu düşünceler kabartmanın IV.Tuthaliya  ait olduğu da ileri sürülmüştür ve yaklaşık olarak M.Ö 1200 yıllarında yapılmıştır.  Karabel anıtı geçidin batısında düzgün bir kaya üzerine oyulmuş bir niş içerisinde sağ ayağını ileriye uzatmış bir durumda , tipik hitit giyisileri içinde canlandırılmış bir erkek figürü alçak kabartma tekniğinde işlenmiştir.  Sağ omzunda bir yay , sol elinde ucu yere bakan bir kılıç vardır.  Yüksekliği yaklaşık 2.5 m eni ise 1.5 m olan kabartmada hiyeroglif  yazıyla yazılmış bir yazıt varsa da  aşınmış olduğu için kabartmanın kesin olarak hangi kral tarafından  yaptırıldığı bilinmemektedir.

ÜMRAN BARADAN GÜZEL SANATLAR MÜZESİ
Kemalpaşa Torbalı yolu üzerinde Çiniliköy Mahallemizde bulunan Çinili Köşk, ünlü seramik sanatçısı Ümran Baradan tarafından yaptırılmış olup çini çalışmalarından en güzel örneğini teşkil etmektedir. Ayrıca  Ümran Baradan Güzel Sanatlar Müzesi, Kemalpaşa Belediyesi ve Ümran Baradan arasında yapılan protokol ile Haziran 2009 tarihinde Kemalpaşa Belediyesine devredilmiştir. Müzede, Ümran Baradan tarafından yapılmış tablo ve seramiklerle, çeşitli sanatçıların ödül almış ve müzayedeye girmiş eserleri bulunmaktadır. Bu eserlerin yanı sıra 49 ülkeden tanınmış sanatçıların seramik ve heykel çalışmaları da müzede bulunmaktadır. 520 m2'si kapalı olmak üzere toplam 2500 m2'lik alana kurulu olan Kemalpaşa Belediyesi Ümran Baradan Güzel Sanatlar Müzesi, haftanın tüm günleri 09.00 – 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Resim ve seramik sanatçısı Ümran Baradan Çiniliköy Mahallemize, kendi çizimi olan Ümran Baradan  Güzel Sanatlar  Lise’sini  yaptırarak  eğitime büyük katkı sağlamıştır.

 

YEDİGÖZ KÖPRÜSÜ
Kemalpaşa’ya 15 km uzaklıkta Çambel Mahallesi civarında bulunan Yedigöz Köprüsü 16.yy. başlarında inşa edilmiştir. Yapının Roma dönemine ait olduğu sanılmaktadır. Köprünün günümüze sadece dört gözü ulaşabilmiştir. Nif Çayı üzerinde kurulan bu yapıtın, kervanların geçmesi için yapıldığı tahmin edilmektedir. Köprü İzmir Ankara Yolundan dikkatli bakıldığı zaman görülmektedir.

 

KAZAK VADİSİ KIMIZ ÇİFTLİĞİ
İlçemize 4 km uzaklıkta , Nif dağının eteğinde Türk boylarına ait otağ kültürünü tanıtma amaçlı kurulmuş olan  Alaş Kımız Üretme Çiftliği Kazak Otağı, Orta Asya Türk Mutfağı ile ülkemizde bu alandaki ilk ve tek örnektir Kazak otağında kımız içip, Asya Türk yemeklerinden yenilebilir ve ata binerek gezinti yapılabilir. Türk Çadırı özelliğini taşıyan (Otağ) bir merkezde konuklara Türk Müziği eşliğinde servis yapılmaktadır. İzmir'e yakınlığı nedeniyle turistlerin uğradığı otantik bir yer olma özelliğine sahiptir.

 

NAZARKÖY BONCUK OCAKLARI VE BONCUK FESTİVALİ
İlçemizin merkezine yaklaşık 6 km uzaklıkta bulunan Nazarköy, boncuk ocaklarıyla tanınır. Nif Dağı’nın eteklerindeki atölyelerde 1950 yılından beri sayısız cam süs eşyası ile göz boncuğu (nazar boncuğu) üretilmektedir. Binbir çeşit boncuğun sergilendiği ve konserlerin olduğu Nazarköy Boncuk Şenliği her sene yapılmaktadır.

Tüm Hakları Saklıdır © 2024 Kemalpaşa Belediyesi